BAL KABAKLI KEK

BİLGİLENDİRME:  Sizlere daha önce kabak ve balkabağı hakkında bilgi vermiştim. Bu sefer yapacağımız kek'de bazı baharatlar da kullanacağız. Sizlere kekin içinde kullanacağımız Zencefil hakkında bilgi vermeye çalışacağım. Zerdeçel, havlıcan ve kakule ile aynı ailedendir. Başta Asya , Arap ve Hint mutfakları olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde yemeklere tat katmak için kullanılan popüler bitkilerin başında geliyor. Aynı zamanda geleneksel Çin tıbbında, çeşitli sağlık sorunlarına karşı en çok kullanılan bitkilerden biri olan zencefilin faydaları arasında ilk sıralarda sindirim sorunlarına, mide ağrılarına, hazımsızlığa, ve mide bulantısına iyi gelmesi sayılabilir.
Sizlere Serpilden lezzetler olarak balkabaklı keki ısrarla öneriyorum. Bu güne kadar tadına bakan herkes tarafından çok beğenildi.
Lafı çok mu uzattım😊😊 hadi o zaman gelin benimle mutfağa hem kahve ıçelim hem de kekimizi yapalım.





           MALZEMELER:
300 mililitre sıvı yağ
400  gram toz şeker
400 gram haşlanıp ezilmiş bal kabağı    4 adet yumurta
450 gram un
2 tatlı kaşığı kabartma tozu
1 tatlı kaşığı karbonat
1 tatlı kaşığı toz tarçın
1 tatlı kaşığı zencefil
1 tatlı kaşığı muskat rendesi
1 çay kaşığı tuz 
60 gram dövülmüş ceviz 
50 gram pudra şekeri 

YAPILIŞI:   Sıvı yağ ile toz şekeri iyice eritinceye kadar çırpın. Yumurtaları teker teker çırparak ekleyin. Diğer tüm kuru malzemeleri bir kap içinde birleştirip yavaş yavaş sıvı malzemeye karıştırın. Bal kabağını ve dövülmüş cevizi de ilave edin ve karışmasını sağlayın. Kek hamurunu yağlanmış baton bir kalıba boşaltın.  170 derecede ısıtılmış olan fırının ısısını 160 dereceye düşürün. Kontrollü olarak 60-65 dakika civarında pişirin. Fırından çıkardıktan sonra üstüne pudra şekeri eleyin. Afiyet olsun.

PEYNİRLİ VE CEVİZLİ MAYALI POĞAÇA

BİLGİLENDİRME: Peynir neredeyse herkes tarafından sevilen ve çok yaygın olarak tüketilen süt ürünlerinin başında gelir. Peynirin binlerce çeşidi olduğunu söylersek hiç de abartmış olmayız. Ülkelere hatta şehirlere göre bile farklı çeşitleri vardır. Peynirin sağlık açısından faydalı olmasının temel nedeni, yüksek besin değeri taşımasıdır. Doğal peynirlerin içerdiği vitamin ve minerallerin değeri oldukça yüksektir. Peynir; diş çürüklerini önler, güçlü kemiklere sahip olmamıza yardım eder, kemik erimesine faydalıdır, gebelik döneminde hem anne adayları hem de bebeği için gereklidir, cilt ve saç sağlığımızı korur. Cevize gelince ; düzenli olarak ceviz tüketmenin kötü kolesterolü düşürerek kalp ve özellikle damar sağlığını korumak için etkili olduğunu ortaya koymaktadır. Hatta ceviz, sadece kötü kolesterolü düşürerek damarlarda plaka oluşumu riskini azaltmakla kalmaz aynı zamanda damarların esnek kalmasını ve kan akışının normal şekilde devam etmesini sağlar. Tüketim miktarı günde 3-4 cevizdir. Bütün bu bilgilerden sonra peynirli ve cevizli mayalı poğaçalar yapmaya ne dersiniz. Duydum sizi evet dediniz , hadi o zaman birlikte yapalım.

         MALZEMELER:

• 1 su bardağı ılık su

• 1/2 paket yaş maya 

• 1 çay bardağı toz şeker

• 1 çay bardağı ılık süt
• 1 çay bardağı sıvı yağ

• 1 paket kabartma tozu 

• 1 adet yumurta
• 4.5-5 su bardağı kadar un
• 1 yemek kaşığı (silme) tuz
• 5-6 dal maydanoz
• 5-6 dal dereotu
• 150 gram ezine peyniri
• 1 avuç doğranmış ceviz içi 
• Susam, çörekotu
• 
     YAPILIŞI:

          Mayayı ılık su, şeker, ılık süt ve sıvı yağ ile iyice karıştırıp yumurtanın beyazını da bu karışıma katarak azar azar un ilavesiyle hamuru ele yapışmayacak şekilde hazırlayalım. Yoğurup özleştirdiğimiz hamurun üstünü streç ile kapatıp iki katına gelinceye kadar ılık bir yerde ya da akşamdan sabaha kadar buzdolabında bekletelim. yeşillikleri doğrayıp ceviz ve ezilmiş peynirle iç harcını hazırlayalım. Hamurdan mandalina büyüklüğünde parçalar koparıp avuç içinde açalım. Peynirli iç harcımızda koyup kapatalım ve kenarlarını parmak uçlarımızla iyice yapıştıralım. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizip 10-15 dakika kadar bekletelim. Üstlerine yumurtanın sarısını bir miktar sıvı yağla karıştırıp bu karışımdan sürelim. Dilerseniz susam çörek otu serpiştirebilirsiniz. Fırını 170 derecede ısıtıp poğaçalar kızarıncaya kadar pişirelim. Fırından çıkan poğaçaların ilk sıcaklıkları gittikten sonra tabanına kağıt havlu serdiğiniz derin bir tencereye alın. Üstlerine de kağıt havlu koyup kapağını kapatın. Böylelikle poğaçalar siz onları bitirinceye kadar hep pamuk gibi kalacaklardır. Afiyet olsun.

ALACA ÇORBASI

      BİLGİLENDİRME: Sizlere bu gün Gaziantep mutfağına      ait Alaca Çorba tarifini vereceğim. Bu çorbayı Gaziantep     Yemekleri kursunda değerli öğretmenimiz Ali Arat bey ve kurs arkadaşlarımızla birlikte yaptık. Tabii sonra da hep birlikte tattık ! ne tatması silip süpürdük :)
Kış mevsimine girdiğimiz bu günlerde içeriğindeki bir çok malzemeyle neredeyse bir ana yemek.....Bizler çok beğendik bakalım sizler de yapınca beğenecek misiniz. Hadi yapalım.  

      MALZEMELER:

• 1 su bardağı dövme  

• Yarım su bardağı nohut 

• Yarım su bardağı mercimek  

• 1 yemek kaşığı domates salçası 

• 1 yemek kaşığı kırmızı toz biber
• 2 adet kuru soğan
• 3-4 adet kuru biber
• 2 yemek kaşığı tereyağ
• 1 yemek kaşığı tarhun
• Tuz, biber salçası(opsiyonel)
     YAPILIŞI:

  Büyükçe bir tencereye dövme koyulur ve üstüne 3-4 su bardağı sıcak su ilavesiyle dövme iyice yumuşayıncaya dek pişirilir. Suyunu çektikçe sıcak su eklenir. Dövmeler yumuşayınca piyazlık doğranan soğanlar ilave edilir. Sonra sırasıyla mercimek ve haşlanmış nohut katılır. Mercimeklerin  pişmesine yakın tarhun katılır. Tereyağında domates salçası, toz biber, kuru biber ve biber salçası yakmadan şöyle bir çevrilir ve çorbaya ilave edilir. Su miktarı ayarlanan çorba bir kaç taşım daha kaynatılıp ocağın altı kapatılır. Afiyet olsun..

ZEYTİNYAĞLI LAHANA SARMASI

 BİLGİLENDİRME: Doğanın bize sunduğu muhteşem nimetlerden biri de lahana.(her ne kadar ben geç tanışsam da)Hem güzellik hem de sağlık için yararlı bir sebze. Bir protein ve vitamin deposu. B, C, E vitaminlerini bünyesinde barındıran ve bir çok hastalığa iyi gelen bu sebzeyi mevsiminde  ve organik olarak yetiştirilmiş olanı bol miktarda tüketmekte fayda var. Diyet yapanlar için bol lif içeren bir sebze olması nedeniyle tam bir mucize. Hem uzun süre tok tutuyor hem de ödem atmaya yardımcı oluyor. Diğer sebzelerde bulunmayan biyoformasyon etkisi beyaz lahanayı üstün kılmaktadır. Üstelik lahanayı mutfakta bir çok değişik şekilde kullanıyoruz. Turşusu bir ayrı güzel, salatası bir başka. Şimdi geçelim sarmayı yapmaya...Eeee hadi ama arkamdan gelin hem sohbet edelim hem de yemeği yapalım..      

        MALZEMELER:

• 1 orta boy beyaz lahana

• 1.5 su bardağı pirinç

• 1 yemek kaşığı tuz (haşlama suyuna)   

• 1 su bardağı zeytinyağı 

• 4-5 adet kuru soğan

• Dolmalık fıstık 

• Kuş üzümü
•  Dereotu, maydanoz ve taze nane
• Dolma baharatı, tarçın, tuz

  YAPILIŞI:

  Büyükçe bir tencereye su koyalım kaynayınca tuz atalım ve lahananın yapraklarını yırtmadan nazikçe ayırıp kaynayan suda teker teker çok az haşlayalım. Haşlanan lahana yapraklarının suları aksın diye bir süzgece alalım. Başka bir tencereye zeytinyağının yarısını koyup içine dolmalık fıstığı koyalım ve biraz çevirelim. İnce ince doğramış olduğumuz kuru soğanları ilave edelim ve şekeri çıkıncaya dek yakmadan kavuralım. Pirincini katalım, sıcak suda yıkadığımız kuş üzümlerini de ilave edip biraz tuz atarak 1 çay bardağı kadar ılık su koyup suyunu çekene dek pişirelim. Ateşten aldıktan sonra doğradığımız yeşillikleri ve baharatlarını koyup karıştıralım. Lahana yapraklarının iri damarlarını keskin bir bıçak yardımıyla çıkaralım ve bu damarları sarmaları pişireceğimiz tencerenin tabanına dizelim. Lahana yapraklarını çok kalın olmayacak şekilde sarıp tencereye yerleştirelim. Üstüne gelecek kadar ılık su ve zeytinyağının kalanını koyup önce harlı ateşte, kaynamaya başlayınca ateşi kısıp pirinçler yumuşayıncaya dek pişirelim. 15-20 dakika dinlendirdikten sonra eğer yapabilirseniz içindeki sarmaları dağıtmadan tencereyi başka bir kaba ters çevirelim. Böylelikle altta kalan lahana sarmaları ezilmemiş olurlar.          Afiyet olsun.

SARIMSAKLI VE NAR EKŞİLİ BAL KABAĞI KIZARTMASI

BİLGİLENDİRME: Çok çeşitli kabak türleri vardır. Yaz kabağı, kış kabağı, kara kabak gibi. Kış kabağında (bal kabağı) özellikle beta karoten vardır. Aynı zamanda kabağın potasyum oranı da yüksektir.  Bu gün sizlerle farklı ve lezzetli bir kabak yapalım dedim. Hazır mısınız. O halde gelin benimle..
-
           MALZEMELER:

• Yarım kilo kadar bal kabağı 
• Kızartmak için sıvı yağ

• Nar ekşisi  

• 3-4 diş sarımsak
  
   YAPILIŞI:

  Kabağı soyulmuş olarak almışsanız eğer hemen dilimlemeye başlayabilirsiniz. Çok ince olmayacak şekilde ve 4-5 parmak uzunluğunda dilimleyin ve kızgın yağda her iki tarafını kızartın. Servis edeceğiniz tabağa yerleştirin ve üstüne ş sarımsak ile karıştırılmış nar ekşisi gezdirin. Servise hazır. Afiyet olsun.

TEREYAĞLI KARİDES

BİLGİLENDİRME:  Karides pembe, gri, sarı ve kahverengimsi olabilir. Selenyum minerali açısından oldukça zengindir. İyi bir D vitamini kaynağıdır. Omega3 ve B12 açısından zengindir. Karidesi ızgarada yapacaksanız kabuklarıyla pişirmeniz gerekir. Eğer tavada ya da güveçte yapacaksanız kabukları soyulmuş temizlenmiş karidesler kullanmalısınız.                          

        MALZEMELER:

• Yarım kilo çim çim ya da jumbo karides

• 1-2 yemek kaşığı tereyağ

• 1 çay kaşığı tuz   

• 1 çay kaşığı pul biber

• Arzuya göre sivri biber , maydanoz

  YAPILIŞI:

  Tavada tereyağını eritin . Sivri biber kullanacaksanız, ince doğrayıp 1-2 dakika soteleyin. Karidesleri tuzu ve pul biberi koyup 3-4 dakika pişirin. Eğer karidesleri çok pişirirseniz kuruyup lezzetlerini kaybederler. Sıcak servis edin. Afiyet olsun.

HAMSİLİ PİLAV

BİLGİLENDİRME:  Balık haftada en az 1 kez tüketmemiz gereken besinlerden. Hücre yapısını güçlendirdiği  için kansere karşı korur. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği için mevsimsel hastalıklara karşı koruma kalkanlarındandır. Retina, beyin, cilt ve sperm hücrelerini güçlendirir. Kan şekerini dengeler. Kanı inceltir ve sulandırır. Kanın akışkanlığının artması ile migren atakları azalır, beyin kanamaları ve felç riski azalır. Balık tüketmemiz gerekiyor ama balıkta bulunan omega 3 en çok derin su balıklarında yani soğuk sularda doğal ortamda yetişen yağlı balıklarda var. Hamsi özellikle Karadeniz hamsisi havalar soğuyup kar yağmaya başlayınca lezzetinin doruğundadır. Bu gün sizlerle belki de bir çok kişi tarafından hiç yapılmamış ama adından sıkça söz edilen hamsili pilav yapacağız. Deneyin pişman olmayacaksınız.                          

        MALZEMELER:

• 1 kilo hamsi

• 1 su bardağı pirinç

• 2 yemek kaşığı tereyağ   

• 2 yemek kaşığı zeytinyağı 

• Tuz, karabiber, tarçın, yenibahar,kuş üzümü

• 2 adet kuru soğan 

• 1/2 demet taze soğan
• Bir tutam dereotu ve maydanoz
• 2 adet yumurta

  YAPILIŞI:

  Yuvarlak fırın kabına yağlı kağıt serin. Kağıdın iç kısmını biraz tereyağ ile yağlayın. Hamsileri temizleyip kılçıklarını çıkararak açın.Yıkayıp süzülmesi için bir kenarda bekletin. Kuru soğanları piyazlık doğrayın. Bir tencereye sıvı yağı ve biraz tereyağı koyun. Soğanları ilave edin, hafif yumuşayıncaya kadar kavurun.Yıkayıp süzdüğünüz pirinçleri ilave edin. 1 su bardağı su, tuz ve kuş üzümünü koyup pişirin. Yeşillikleri yıkayın ve ince ince doğrayın. Pirinç pişince tarçın, karabiber, yenibahar ve yeşillikleri ilave edip harmanlayın. Fırın kabının ortasından başlayarak hamsilerin sırt kısmı alta gelecek şekilde açık alan bırakmadan yıldız şeklinde sıralayın. Üstüne pişen pilavı yerleştirin. Tekrar hamsileri yine aynı şekilde yerleştirin.İç kısımları pilava gelsin. Yumurtaları iyice çırpın. İçine çok az tuz ve 1 kahve fincanı su koyun. Bu karışımı hamsilerin her yerine eşit olarak dökün. 1 yemek kaşığı tereyağı eritip hamsilerin üstüne sürün ve 180 derecede ısıtılmış fırında hamsilerin üstü kızarıncaya kadar 30-35 dakika kadar pişirin. Fırını kapatınca 10 dakika kadar fırında dinlendirin. Sıcak olarak servis edin. Afiyet olsun.

ZEYTİNYAĞLI CEVİZLİ KABAK

BİLGİLENDİRME: Çok çeşitli kabak türleri vardır. Yaz kabağı, kış kabağı, kara kabak gibi. Kış kabağında özellikle beta karoten vardır. Aynı zamanda kabağın potasyum oranı da yüksektir. Yaz kabağı doğru pişirildiği sürece vücudumuza yararlı olan vitaminlerinden maksimum oranda faydalanırız. Yaz kabağı çok pişirilmeden özellikle rendelenmiş olarak yoğurt ve sarımsak ile lezzetlendirilebilir. Bende sebzeleri fazla pişirmeyenlerden, hatta bir çoğunu çiğ tüketenlerdenim. Bu gün sizlerle farklı ve lezzetli bir kabak yapalım dedim. Hazır mısınız. O halde gelin benimle..
-
           MALZEMELER:

• 2-3 adet sakız kabağı (dışı koyu renk olan)

• 1 kahve fincanı zeytinyağ 

• 2 adet kuru soğan  

• 3-4 diş sarımsak 

• 1 kase yoğurt 
•  Tuz 
• 1 avuç iç ceviz

• Kırmızı toz biber ve kuru nane 
  YAPILIŞI:

  İlk iş olarak kabakları yıkayalım ve alacalı soyalım. Önce yukarıdan aşağıya dörde bölüp sonra çok ince olmayacak şekilde doğrayalım. Soğanları piyazlık doğrayıp, içinden 2 yemek kaşığı ayırdığımız yağ ile hafif soteleyelim. Bu arada sarımsaklarını da ilave edelim. Kabakları katıp tuzunu ilave ederek çok pişirmeden hafif diri kalacak şekilde pişirelim. Pişen kabakları bir kayık tabağa aktaralım ve üstüne cevizleri elimizle parçalayarak küçültelim. Üstüne yoğurdu gezdirelim. Kalan yağda toz biber ile naneyi hafifçe yakmadan çevirip yoğurdun üstüne gezdirelim. Afiyet olsun.

ZEYTİNYAĞLI YAPRAK SARMASI

    BİLGİLENDİRME:                                                                                                    Asma yaprağının 5 tanesi ortalama olarak 14 kaloridir. Yani kalorisi bir hayli düşüktür. Vitamin açısından da zengindir. C, A, A, K ve B6, demir, riboflovin, lif, folat, kalsiyim, magnezyum, bakır, manganez içerir. İshal tedavisinde, ağır adet kanamalarında pamukcuk ve aşırı vaginal akıntılarda kullanılır. O halde asma yaprağını sık sık kullanalım. Benim favorim zeytinyağlılar. Asma yaprağının ekşimsi tadı, zeytinyağının o muhteşem aroması ve kuş üzümünün minik lezzet patlamaları . Hadi o zaman sıvayın kolları mutfağa gidiyoruz.
                                                   

           MALZEMELER:

• Yarım kilo asma yaprağı
• 2 çay bardağı zeytinyağı

• 2  su bardağı pirinç

• 2 yemek kaşığı dolmalık fıstık 
• 4-5 adet kuru soğan 
• 2 adet kesme şeker 

• 1 yemek kaşığı kuş üzümü
• Tuz, karabiber yenibahar, nane ve tarçın 

• 3 su bardağı sıcak su 
• Üstüne limon
  YAPILIŞI:

  Asma yaprakları salamura ise 3-4 saat suda bekletelim. Eğer taze yapraksa sıcak suda çok az haşlayalım. Her iki durumda da suyu aktıktan sonra elimizle yırtmadan nazikçe sıkalım. Tencereye 1 çay bardağı sıvı yağı koyup üstüne dolmalık fıstıkları katalım ve fıstıkların rengi hafif pembeye dönene kadar kavuralım. İnce ince doğradığımız soğanları ilave edelim ve bir kaç dakika çevirelim. Pirincini koyup biraz kavuralım. Islatıp süzdüğümüz kuş üzümlerini ilave edelim. Şekerini ve birazcık tuz koyup 1 su bardağı sıcak su koyarak  suyunu çekene kadar pişirelim. Ateşten aldıktan sonra diğer baharatlarını koyup karıştıralım. Yaprakların saplarını koparalım.Tencerenin tabanına biraz yaprak ve kopardığımız saplarını dizelim. Yaprakların içlerine hazırladığımız harçtan kıyup sigara böreği sarar gibi saralım ve tencereye dizelim.Üstüne geri kalan suyu ilave edelim. Limon dilimleri sıralayıp sarmaların üstünü bir servis tabağıyla kapatarak ateşe koyalım. Önce harlı ateşte , sonra ateşi kısarak suyunu çekene kadar pişirelim. Piştikten sonra geri kalan yağı yaprakların üstünden gezdirelim ve biraz soğuyunca servis edeceğimiz tabağa aktarıp limon dilimleriyle süsleyelim.Afiyet olsun.



Zeytinyağlı Yaprak Sarması

MUZLU KARAMELLİ PASTA

            BİLGİLENDİRME:     Muz tüketmemiz için bir çok sebep var. Mesela muz böbreklere iyi gelir, bağırsaklara faydalıdır, kanserle mücadelede metabolizmayı kuvvetlendirir. Sindirime yardımcı olur, cilt sağlığına faydalıdır, ülsere iyi gelir. İçerdiği zengin vitamin ve elementlerle bünyeyi korur. Muzun dış kabuğunun içini dişlerinize sürerseniz dişleriniz daha beyaz ve parlak olur. Günde ortalama 1 muz tüketimi bizi bir çok hastalığa karşı korur. İçerdiği potasyum sayesinde tansiyonu dengeler. Muzu meyve olarak tüketmenin haricinde pastalarda, sütlü tatlılarda ve kendi hazırlayacağımız içeceklerin içinde de kullanabiliriz. Bu gün muzu pastamızın hamurunda kullanacağız. Hadi birlikte yapalım.

           MALZEMELER:

• 3 adet yumurta

• 1  su bardağı toz şeker

• 2 su bardağı un   

• 2 adet muz
• 3 yemek kaşığı tereyağ 

• Kabartma tozu 
• 1 çay kaşığı toz tarçın 

KREMASI İÇİN:
• 3.5  su bardağı süt
• 3  yemek kaşığı un
• 3 yemek kaşığı tereyağ
• 1 su bardağı toz şeker
• 2 paket krem şanti
KARAMEL SOSU İÇİN:
• 1 su bardağı toz şeker
• 1 yemek kaşığı tereyağ
• 3 tatlı kaşığı krema
• 1 tatlı kaşığı nişasta
• Yarım su bardağı su
  
  
  ARASI İÇİN:
• 100 gram yer fıstığı
• Süslemek için böğürtlen ve frambuaz ve çikolatalı drajeler
  
  YAPILIŞI:

  Öncelikle kremayı hazırlayalım ki soğusun. Süt bir sos tenceresinde ısıtılır. Tereyağ ile un kavrulur. Isıtılan süt kavrulan unun üzerine hızlıca dökülür. Bu arada sürekli ve hızlı bir şekilde karıştırılır. Şekeri de ilave edilir. Göz göz olunca krema ocaktan alınır. Üstü bir streç film ile kapatılıp soğumaya bırakılır. Muzları robotta çekelir. Un ile kabartma tozunu derin bir kase içine elenir. Ezilen muzlar unun olduğu kaseye katıp parmak uçlarımızla iyice birbirine yedirilir. Yumurtalar ve şeker köpürünceye dek çırpılır. Muzlu un karışımı  ilave edilir. Eritilmiş tereyağ ve tarçın katılarak karıştırılır. Yağlı kağıt serilmiş yuvarlak bir kek kalıbına dökülür ve 170 dereceye ısıtılan fırında pişirilir. Karamel sos için şeker bir tavaya konulur.  Ocak üstünde kaşık sokulmadan tavayı hareket ettirerek şeker karamelize edilir. Üstüne suyu dökülür.Tereyağ ve kreması ilave edilir. Nişasta çok az su ile eritilip tavaya ilave edilir. Tahta bir kaşıkla karıştırılan karamel kıvam alınca ocaktan alınır ve ılımaya bırakılır. Pişen kekin soğumasını beklenir. Soğuyunca kek yanlamasına 3 eşit parçaya bölünür. Krem şanti yarım çay bardağı süt ile çırpılır. Kıvam alınca soğutulan kremaya karıştırılır. Kek aralarına krema pompasının yıldız ucuyla krema sıkılır, özellikle ortasına yer fıstığı atılır ve karamel gezdirilir. Bu şekilde üç kek katını da bitirdikten sonra en üste krema sıkılır ve böğürtlen taneleriyle süslenip aralıklı karamel akıtılırak süslenir.Böğürtlen dilimlerinin arasına frambuaz ve drajeler serpiştirilir. 
Afiyet olsun.

Muzlu karamelli pasta

MİDYE BÖREK

         
      BİLGİLENDİRME:  Unlu mamüller ve özellikle börek çeşitleri mutfağımızın vazgeçilmezleri arasındadır. Evde kendimizin yaptığı börekler hem daha lezzetli hem de daha ekonomik olur. Bunun yanı sıra bir de çıkan sonuç bu börekteki gibi göz zevkimizi de okşuyorsa değmeyin keyfimize. Ne dersiniz yapalım mı birlikte.

    MALZEMELER:

• 4 adet yufka 

• 1 su bardağı su 

• 150 gram tereyağ

• İçi için peynir ve maydanoz

• Üstüne sürmek için yumurta sarısı
     YAPILIŞI:

          4 adet yufkayı üst üste koyup artı şeklinde keserek dörde bölelim. Böylelikle 16 parça böreklik yufkamız olur. Derin bir kase içine tereyağını ve üstüne sıcak  sıcak su koyalım böylelikle hem yağ erisin hem de iyi karışmış olsunlar. Tezgahın üstüne kesilen yufkanın 1/4 ünü koyalım. Üstüne hazırladığımız karışımdan sürelim. Yufkanın geniş tarafı bizden tarafta uç kısmı karşıda olsun. Baş parmağımız geniş tarafın ortasında işaret parmağımız ise sivri olan uç kısmında olacak şekilde tutup parmaklarımızı ortada birleştirelim.Kenarlarda oluşan kanatları birbirinin üstüne koyup içine yumurtanın beyazı ve doğranmış maydanozla karıştırdığımız peynirden koyup sigara böreği sarar gibi saralım. Geri kalan üçgen kesilmiş yufkalara da aynı işlemi yapalım.Tepsiye yerleştirip üstüne yumurta sarısı sürelim ve dilediğimiz üst malzemelerden serpiştirelim.Anlatımı biraz karışık gelmiş olabilir. Ancak yapmaya başlayınca hiçte zor olmadığını göreceksiniz.Hadi hanımlar mutfağa.Bakalım hoşunuza gidecek mi? Sonra yorumlarınızı bekliyorum.Şimdiden afiyet olsun. 

FRAMBUAZLI ŞARLOT

BİLGİLENDİRME: Şarlot pasta çeşitli kaynaklarda farklı şekillerde yapılır. Dilediğiniz bir ara krema ile rulo pasta yapıp ruloları birer parmak genişlikte keserek dış kaplama yapabilirsiniz. Bunun yanı sıra  dış kaplamasını pandispanyadan ya da kedi dilinden de yapabilirsiniz. O gün canınız nasıl istiyorsa  mutfağın şefi sizsiniz ve hayal gücümüzün sınırı yok. 

           MALZEMELER:

• 3 kahve fincanı toz şeker

• 4 adet yumurta

• 5 kahve fincanı un   

• 1 limon kabuğu rendesi 

• 1 çay kaşığı kabartma tozu

• 1 çay kaşığı limon suyu 

DOLGU MALZEMESİ:
• 200  gram frambuaz
• 2  paket krem şanti
• 1 su bardağı soğuk süt
• 20 gram toz jelatin
• 2 yumurta akı
• 100 gram toz şeker
ÜST KAPLAMA:
• 1 paket krem şanti
• 150 mililitre soğuk süt
• Tane karabiber kadar yeşil gıda boyası
• Tane karabiber kadar  bordo gıda boyası

  YAPILIŞI:

  Pandispanyayı yapmak için oda sıcaklığındaki yumurtaları köpürtünceye kadar çırpın. Şekerini ve limon kabuğu rendesini ilave edin 5 dakika kadar çırpın. Kabartma tozu ile limon suyunu karıştırın, yumurtalara unu ve bu karışımı katıp yavaşça alttan üste karıştırın. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine karışımı boşaltıp 170 derecede ısıtılmış olan fırında üstü hafif kızarıncaya kadar pişirin. Fırından çıkarınca tepsinin üstünü aynı boy başka bir tepsi ile kapatın ki kek yumuşak kalsın. Bu arada 2 paket krem şantiyi 1 su bardağı soğuk süt ile iyice çırpın ve buzdolabına kaldırın. Başka bir cam kase içinde 2 yumurtanın beyazını 15 gram şekerle mikserle köpürtüp sertleştirinceye kadar çırpın bunu da buzdolabına kaldırın. İşimiz bitmedi sıra frambuaza geldi blenderda çektiğiniz frambuazı da dolaba kaldırın. 85 gram şekeri 2 -3 yemek kaşığı su ile kaynatın bir kenarda soğusun. Şimdi toz jelatini çok az suyla iyice eritinceye kadar karıştırın ve frambuazla birlikte buluşturun. Her şeyi yaptık sıra bu güzelleri bir araya getirmeye geldi. Öncelikle pandispanyayı nasıl bir kalıba yerleştireceğinize karar vermelisiniz. Ben kalp şeklinde bir kalıp kullandım .Bunun için pastadan 4 parmak genişliğinde ve tepsinin boyu uzunluğunda parçalar kestim ve kalıbın içine streç film ile kapladıktan sonra kalıbın yan duvarlarına kestiğim pastaları çevirdim. Kalıbın alt tabanına da pastadan kestiğim parçalarla kapladım.Sıra işin en eğlenceli bölümüne geldi. Kaynattığımız soğuyan şekerli suyu ip gibi incecik akıtarak ve sürekli çırparak köpürtmüş olduğumuz yumurtanın beyazına yedirelim. Buna frambuazı ve krem şantiyi de karıştırıp kalıbın içini bu dolgu malzemeleriyle düzgün bir şekilde dolduralım. Üst kaplaması için tekrar krem şantiyi hazırlayalım. Küçük bir miktarını üstüne süslemesini yapmak için ayırıp yeşil gıda boyasıyla karıştıralım. Ayırdığımız krem şantiye kırmızı gıda boyası katıp onu da hazırlayalım. Pastanın yanlarını ve üstünü yeşil şantiyle kaplayalım. Krema pompasına kırmızı renkli şantiyi koyup yıldız uçlu aparatıyla pastanın üstünü süsleyelim. Bu pastayı dondurucuda 3-4 saat bekletip servis ederseniz daha iyi bir sonuç alırsınız.Yaz mevsiminde dondurucuda saklayıp dondurma gibi servis edebilirsiniz.Biliyorum anlatımı biraz uzun ama emin olun yaparken çok keyif alacaksınız ve konuklarınızdan lezzetiyle tam not alacaktır.
Afiyet olsun.





Frambuazlı Şarlot

EV YAPIMI ELMA SİRKESİ

                      BİLGİLENDİRME: Elma kendi başına zaten doğanın bir mucizesi. Cildin tazelenmesi ve genç görünmesinde uzmanlar tarafından kanıtlanmış şifalı meyvelerin başında. Bu nefis tadın yanında sirkesi de bir çok faydayı yanında getiriyor. Elma sirkesi özellikle saçlar, cilt ve elbette zayıflama için kullanılabilen tamamen doğal ve etkili bitkisel oluşum. Elmanın ve sirkesinin faydaları saymakla bitmez. Bu durumda sirkemizi ev ortamında kendimiz yapalım. Hem bol bol sirkemiz olsun,  hem doğal hem de ekonomik olsun diyorsanız gelin bu yıl sirkeyi kendimiz yapalım. Ben yaptım oldu; sıra sizde..

           MALZEMELER:

• 1 kilo elma

• 1 adet  limon

• 1  adet pembe greyfurt(renk veriyor)   

• 1 çay bardağı elma sirkesi 

• 1 yemek kaşığı turşuluk tuz

• 1 tatlı kaşığı toz şeker
• 4 litre su 

  YAPILIŞI:

  Meyveleri yıkayın ve greyfurtun kabuğunu beyazı da gidecek şekilde derin soyun ve dilimleyin. Elmanın ve limonun kabuğunu soymadan iri doğrayın. Hepsini cam bir kavanoza doldurup üstüne şeker, tuz, sirke ve suyu ekleyin. Kavanozun ağzını bir tül ile kapatın. Günde 1-2 kez tahta bir kaşıkla karıştırın. 20 gün sonra sirkenin posalı kısmını süzün. Kavanoza aldığınız sirkeyi bir kaç gün dinlendirdikten sonra dilerseniz dibe çöken posalı kısmı tekrar süzebilirsiniz. Ben tercih etmiyorum. Dilediğiniz tüm meyvelerden bu şekilde evde sirkenizi kendiniz yapabilirsiniz. Gelsin salatalar , turşular.Afiyet olsun.

TAZE FASULYE SALATASI

                BİLGİLENDİRME: Taze fasulyenin faydaları gerçekten de    saymakla bitmez. Bir kaç örnek vermeden de olmaz. Bir kere  yüksek oranda lif içerir. Bu nedenle bağırsakların çalışmasını  kolaylaştırır ve diyet yapanların sofralarından eksik etmemeleri  gereken sebzelerdendir. A,B12, C ve K vitaminleri, kalsiyum,  fosfor ve manganez içerir. Vücut yorgunluğuna iyi gelir. Yüksek  lif oranından dolayı başta kolon kanseri olmak üzere bir çok  kanser türünü önlemeye yardımcıdır. Kan şekerini düzenler.  Bağışıklık sistemini güçlendirir. Mutfakta taze fasulyeyi bir çok  şekilde kullanırız. Bu sayfada salatasını göreceksiniz. Sizler de    sever misiniz bilemiyorum. Eğer denemediyseniz bir göz atın derim.

           MALZEMELER:

• 250-300 gram civarında taze fasulye

• Yarım kahve fincanı zeytinyağ

• 1 çay kaşığı tuz  

• 2 diş sarımsak 

• Tuz

• 1 adet limon suyu 

YAPILIŞI:

  Fasulyeleri yıkayıp ayıklayın ve dilediğiniz büyüklükte kesin. Tuzlu kaynar suda çok yumuşatmadan haşlayın. Bir kevgir yardımıyla içine buzlu su koyduğunuz kaplara alın. Böylelikle hem renkleri canlı kalır hemde diriliğini korur. Sarımsakları ayıklayıp tuz ile ezin. Zeytinyağ, limon suyu, tuz ve sarımsakları bir kase içinde iyice çırpın. Soğuk suyun içinden çıkarıp salata servis tabağına aldığınız fasulyelerin üstüne gezdirin. Afiyet olsun.



Fasulye  Salatası

FIRINDA SOMON

    BİLGİLENDİRME:  Balık haftada en az 1 kez tüketmemiz gereken besinlerden. Hücre yapısını güçlendirdiği  için kansere karşı korur. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği için mevsimsel hastalıklara karşı koruma kalkanlarındandır. Retina, beyin, cilt ve sperm hücrelerini güçlendirir. Kan şekerini dengeler. Kanı inceltir ve sulandırır. Kanın akışkanlığının artması ile migren atakları azalır, beyin kanamaları ve felç riski azalır. Balık tüketmemiz gerekiyor ama balıkta bulunan omega 3 en çok derin su balıklarında yani soğuk sularda doğal ortamda yetişen yağlı balıklarda var. Somon bunlara en iyi örnek. Birlikte yapalım mı?                         

        MALZEMELER:

• 4 parça somon

• 8 diş sarımsak

• 1 yemek kaşığı tereyağ   

• 2 yemek kaşığı zeytinyağı 

• Tuz, karabiber

• 1 adet domates 

• 1 adet kuru soğan

  YAPILIŞI:

  Fırın kabına yağlı kağıt serin. Somon dilimlerini tepsiye dizin. Üstlerine zeytinyağ gezdirin. Somonlara bıçakla delikler açın ve bu deliklere sarımsakları batırın. Domatesi dörde bölün ve somonların boşluk kısımlarına birer parça yerleştirin. Soğanı da aynı şekilde dörde bölün ve aralarına koyun. Somonların üstüne tuz ve karabiber serpip 180 derecede ısıttığınız fırında üstleri pembeleşinceye kadar pişirin. Bu arada tereyağını eritin . Kızarmaya başlayan somonların üstlerine bir fırça yardımıyla tereyağını sürün. Somonlar nar gibi kızarıncaya kadar pişirin. Afiyet olsun.



Somonlar pişti






Servise hazır

ÇİFTLİ PUDİNG

  BİLGİLENDİRME: Süt ve süt ürünleri mutfağımızın olmazsa  olmazları arasında. Sütü ne çok şekilde tüketiyoruz değil mi?  Faydaları ise gerçekten de saymakla bitmez. Bir kaç örnek  vermek gerekirse ; Hücre ve doku oluşumunda rol alır. Saç ve  tırnak için gereklidir. Kanın çabuk pıhtılaşmasını sağlar. Kasları  güçlendirir. Kemik erimesini önler. Kronik bronşiti önler.  A,B,C,D,E,K vitaminleri içerir. Ben pek tatlı sevmem, ama sütlü  tatlılara da hayır diyemem. Yani sütlü tatlılar benim favorilerim  arasındadır. Siz de benim gibi düşünenlerdenseniz buyrun  mutfağa. 
-
           MALZEMELER:

• 1.5 yemek kaşığı un

• 1 yemek kaşığı buğday nişastası    

• 1 yemek kaşığı kakao 

• 2  su bardağı süt 

• 3-4 yemek kaşığı toz şeker

• 80 gram bitter çikolata

HURMALININ MALZEMESİ:
• 1 yemek kaşığı un
• 3 yemek kaşığı nişasta
• 1 su bardağı süt
• 3 yemek kaşığı şeker
• 1 adet blenderda ezilmiş olgun Trabzon hurması

  YAPILIŞI:

  İlk olarak hurmalı pudingi yapalım. Bir sos tenceresine tim malzemeleri alalım.İyice karıştırıp ateşe koyalım.Sürekli karıştırarak göz göz oluncaya dek pişirelim. Bir kenara alıp ara sıra karıştıralım bu arada soğusun. Yine kakaolu puding için çikolatanın haricinde tüm malzemeyi bir sos tenceresinde iyice karıştırdıktan sonra ocağa alalım. Göz göz oluncaya kadar pişirip ateşten alalım.Ara sıra karıştırarak hafif soğutalım.Bir kadehi hafif yan tutarak önce hurmalı pudingten koyalım.Buzdolabına biraz eğik şekilde koyup biraz katılaşmasını bekleyelim. Üstüne çikolatalı pudingi koyup yine biraz yarık olarak bekletelim. İyice donunca üstüne ezilmiş antep fıstığı serpelim , servise hazır.Afiyet olsun.

ÇİKOLATALI SUFLE

           BİLGİLENDİRME: Çikolatanın hammaddesi olan kakaonun içeriğinde flovanol vardır ve bu madde beyne daha fazla oksijen gitmesini sağlar. Çikolata damar hastalıklarının tedavisinde ve kötü kolesterolün düşürülmesinde faydalı olur. Ayrıca kakaonun rahatlatarak mutluluk verdiğini de artık hepimiz biliyoruz. Ancak fazla tüketiminin de kiloya sebep olabileceğinden dolayı dikkatli tüketilmesinde fayda var. Sufle içine konulan malzemenin adını alır.Peynirli, portakallı ve çikolatalı gibi. Nedense sufle denince benim aklıma şöyle bol akışkan çikolatası gelir. Bu nedenle çikolatalı sufle yapmayı tercih ederim. Siz de seviyorsanız bu akışkan tadı gelin bu sefer de birlikte yapalım.   

           MALZEMELER:

• 150 gram tereyağ 

• 150 gram bitter çikolata  

• 75 gram un 

• 75 gram pudra şekeri 

• 3 yumurta
• 100 gram krema
• 1 paket vanilya
       
       AYRICA:
  Kalıpları yağlamak için;
Tereyağ,
1 kaşık kakao ve
suflelerin üstüne serpmek için 2 yemek kaşığı pudra şekeri

   YAPILIŞI:

  Fırını 200 derecede çalıştırın.Çikolata ve tereyağını cam bir kase içice alıp birlikte benmari usulü eritin, bir kenarda arada karıştırarak soğumaya bırakın. Yumurtaların sarısını ve beyazını ayırın. Yumurtanın beyazını kar gibi köpürüp hafif sertleşinceye kadar çırpın. Soğuyan çikolataya yumurta sarılarını tek tek katın ve çırpın. Sırasıyla pudra şekeri, un ve vanilyayı çırpma teliyle karıştırarak ilave edin. Kremasını da kattıktan sonra köpürtülmüş olan yumurta beyazını azar azar alttan üste doğru karıştırarak çikolatalı malzemenize yedirin. Sufle kaplarını tereyağ ile yağlayın ve kapların içine kakao serpiştirin. Hazırlamış olduğunuz sufle malzemesini bu kalıpların yarısından biraz fazla olacak şekilde paylaştırın. Fırınınızın tepsisine değil telinin üstüne yerleştirdiğiniz kapları 8-10 dakika kadar pişirin. Pişerken üstlerinin çatlayıp iç malzemesinin lav gibi yukarıya doğru çıktığını göreceksiniz. Korkmayın doğru yoldasınız. Pişen suflelerinizi fırından çıkarın üstlerine pudra şekeri serpiştirin ve sıcak servis edin.

       Afiyet olsun...





Serpilden Lezzetler






Çikolatalı Sufle servise hazır

ELMA MARMELADI

            BİLGİLENDİRME:  Elmanın faydalarını elma sirkesi tarifimde de vermiştim. Buyrun hem elmanın faydalarını okuyun hem de elma sirkesinin tarifini.                                            http://serpilcik.blogspot.com.tr/2015/11/ev-yapimi-elma-sirkesi_19.html

       MALZEMELER:

• 2 kilo kırmızı elma (starking)  

• 2 su bardağı toz şeker (450 gram) 

• 1 dilim limon (kabuğuyla birlikte) 

• 1 çay kaşığı tereyağ 

• 1 arzuya göre çubuk tarçın, karanfil ( ben kullanmadım)
  YAPILIŞI:

     Elmaları yıkayın ve kabuklarını incecik soyun. Geniş bir tencereye rendenin iri tarafı ile elmaları rendeleyin. Üstüne şekerini ilave edip kaynamaya koyun. Kaynamaya başlayınca tereyağını ve dilim limonunu ilave edip harlı ateşte ortalama yarım saat kadar pişirin. Reçel veya marmelada  tereyağ koyarsanız hem kaynarken köpürmez hem de  daha parlak olur. Marmeladınızı sıcakken kavanozlara doldurun , kapaklarını sıkıca kapatın ve ters çevirin.24 saat bu şekilde bekletin. Böylelikle marmeladınız siz açıncaya kadar lezzet ve aromasını kavanozda hapsetmiş olacak. Bu marmeladı hem kahvaltılarda tüketebilirsiniz hem de marmelatlı kurabiyeler yaparken elinizin altında hazır olur. Afiyet olsun....



Elma marmeladı yapım aşaması






Marmelat kavanozda

SALÇALI KUZU ETİ YEMEĞİ

         BİLGİLENDİRME:  Başta protein olmak üzere vitamin ve mineral açısından zengin olan kırmızı et besin zincirleri arasında hayati bir yer tutar. Kırmızı et demir ve çinko açısından iyi bir besindir. Başta saç ve tırnaklarımız olmak üzere vücudumuzun bir çok yerinde bu elementlerin eksikliği sonucu olumsuz etkiler oluşur. Kırmızı eti işlemden geçmiş ve parça et olarak mutfağımızda çok kullanırız. Belki de eskilerden beri en çok yapılan yemeklerden birini bu gün birlikte yapacağız. 

         MALZEMELER:

• 1 yemek kaşığı tereyağ  

• 1 adet kuru soğan 

• 1 kaç diş sarımsak 

• 1 yemek kaşığı domates salçası 

• 1 tatlı kaşığı biber salçası
• 1 kilo dilediğiniz büyüklükte doğranmış kuzu eti
• 1 tatlı kaşığı tuz
• 1 çay kaşığı karabiber
     YAPILIŞI:

     Tencereye tereyağını koyup yemeklik doğranmış soğanı  ve sarımsağı katın ve soteleyin. Eti ilave edin, rengi değişene dek  bir kaç dakika kavurun. Salçalarını katıp hafifçe kavurun. Tuzunu ve karabiberini de kattıktan sonra etlerin üstünü kapatıncaya kadar sıcak su koyun ve etler yumuşayıncaya kadar pişirin. Suyunu çekerse biraz daha sıcak su ilave edebilirsiniz.. Sıcak servis edin. Afiyet olsun..

TAVUK SUYUNA SEBZE ÇORBASI

         BİLGİLENDİRME: Özellikle kış aylarında hasta olunca şöyle tavuk suyuna bir çorba olsa hemen kendime gelirim diyen leri duyar gibiyim. Ben de onlardan biriyim. Tavuk suyuna yapılan tüm çorbaları severim. Bu çorba hem lezzetli, hem besleyici hem de evde bulunan azıcık kalmış sebzeleri değerlendirmek için bire bir. Hadi yapalım.  

         MALZEMELER:

• 1 adet havuç  

• Yarım sakız kabağı 

• 1 adet çarliston biberi 

• 1 adet kapya biber 

• Yarım pırasa (beyaz yerinden )
• 1 adet küçük patates
• 2 yemek kaşığı tereyağ
• Tuz, karabiber
• Tavuk suyu
  MEYANESİ:
• 1 adet yumurta
• 1 adet limon suyu
• 1 yemek kaşığı un
     YAPILIŞI:

     Tüm sebzeleri yıkayıp ayıkladıktan sonra aynı boyda tavla zarı büyüklüğünde doğrayın. Tereyağını çorba yapacağınız tencereye koyup ılıtın. Sırası ile 2 dakika aralıkla önce sert ;  pişmesi zor olan sebzelerden başlayarak havuç, biberler, pırasa, patates ve kabağı kavurun. Tuzunu ve karabiberini ilave edin. 3 su bardağı sıcak su ve bir su bardağı tavuk suyunu koyup sebzeler yumuşayıncaya kadar pişirin. Çorbanın meyanesini hazırlayın kaynayan sudan  bir kepçe alıp karıştırın ki çorbaya koyunca kesilmesin. Çorbanız bir kaç dakika daha kaynadıktan sonra altını kapatabilirsiniz. Sıcak servis edin. Afiyet olsun..





Tavuk Suyuna Sebze Çorbası

ANZAK KURABİYESİ

           BİLGİLENDİRME: Söylenenlere göre bu Çanakkale savaşı sırasında Anzakların yanlarında getirdikleri bir kurabiyeymiş . Bu nedenle adı Anzak kurabiyesi. İçeriğindeki bal nedeniyle  enerji veriyor ve yulaf ezmesi uzun süre tok tutuyor. Özellikle okula giden küçük çocuklarınız için besleyici değeri yüksek bir kurabiye çeşidi.  

         MALZEMELER:

• 125 gram oda sıcaklığında tereyağ  

• 150 gram toz şeker 

• 150 gram un 

• 150 gram yulaf ezmesi 

• 90 gram hindistan cevizi
• 2 yemek kaşığı bal
• 6 gram karbonat
• 30 gram kaynar su
     YAPILIŞI:

          Tereyağını ve balı bir sos tenceresinde kısık ateşte eritiyoruz. El yakmayacak kadar ılımasını beklerken karbonat ile kaynatılmış suyu iyice yoğunlaşıncaya kadar karıştırıyoruz.  Bir kase içinde karıştırmış olduğunuz un, hindistan cevizi, şeker ve yulaf ezmesini tereyağlı karışıma ilave edin elinizle karıştırın ve yoğurun. Cevizden biraz daha büyük parçalar koparıp avuç içinizde yassı bisküvi gibi şekillendirin. Yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizin. Önceden 165-170 derecede ısıtılmış olan  fırında 10 dakika pişirin. Fırından çıkarınca  dokunmayın. Biraz soğuyup toparlandıktan sonra servis edeceğiniz tabağınıza alın.  Afiyet olsun...



Anzak Kurabiyesi

AFGAN KURABİYESİ

           BİLGİLENDİRME:  Çikolata ve kakao hakkında çikolatalı sufle tarifimde bilgi vermiştim. Eğer daha önce ziyaret etmemişseniz tam vaktidir. 

         MALZEMELER:

• 180 gram oda sıcaklığında tereyağ  

• 100 gram toz şeker 

• 175 gram un

• 30 gram kakao 

• 50 gram mısır gevreği 

• 40 gram hindistan cevizi
• 30 gram ince doğranmış ceviz
  
  ÇİKOLATALI ÜST KAPLAMA:
• 150 gram pudra şekeri 
• 15 gram kakao
• 1 paket şekerli vanilin
• 15 gram kaynar su
• 30 gram ince doğranmış ceviz
     YAPILIŞI:

          Oda sıcaklığında yumuşatılmış olan tereyağ ile şekeri krema kıvamına gelip şekerler tamamen eriyinceye kadar 20-25 dakika civarında mikserle karıştırın. Bir kase içinde karıştırmış olduğunuz un, kakao,hindistan cevizi ve ufaltılmış olan mısır gevreğini bu karışıma ilave edip elinizle yoğurun. Cevizden biraz daha büyük parçalar koparıp avuç içinizde şekillendirin. Yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizin. Önceden 170 derecede ısıtılmış olan fırında 10-15 dakika pişirin. Fırından çıkarınca dokunmayın. Biraz soğuyup toparlandıktan sonra sosunu bir kaşık kurabiyelerin üstlerine azar azar gezdirin ve üstlerine ceviz serpiştirin.
Sosun hazırlanması; Bir kase içine pudra şekeri , vanilya ve kakaoyu koyup üstüne kaynar suyu ilave edin ve tamamen karışıp koyulaşıncaya kadar çırpın.  



Afgan Kurabiyesi

10 Kasım

Yıllar...

Üst üste katlandıkça

Acımasız uzadıkça

Çelik mavisi gözlerinde

Her geçen gün

Işığını çoğalttıkça

Güzel vatanımızı

Kurtardığın anıldıkça

Seni yitirmedik ki

Dün olduğu gibi

Bugün de aramızdasın her an

ACUKA

• BİLGİLENDİRME: Biber salçası hem sağlığımıza olan yararı hem de yemeklerimize kattığı lezzet ile mutfağın vazgeçilmezleri arasındadır. Faydalarını saymaya çalışacağım ama o kadar çok ki sizleri sıkmamak için biraz kısa geçmeye çalışacağım. Şiddetli baş ağrılarına iyi gelir. Soğuk algınlığı ve üşütmelerde iyidir. Vücuttaki iltihapların iyileşmesinde etkilidir. Mide ve bağırsaklarda gaz birikmesini engeller. Sinüzite iyi gelir. Kolesterolün düşürülmesinde etkilidir. Acuka içindeki acı biber , ceviz ve baharatlarla tam bir kahvaltılık. Biz ailecek severiz ya siz.
  
  MALZEMELER:
  
• 2 yemek kaşığı domates salçası
• 5 yemek kaşığı biber (acı) salçası
• 1 avuç çekilmiş ceviz
• 2 çay kaşığı çemen tozu
• 1 çay kaşığı pul biber
• 1 tutam kimyon
• 1 tutam toz karabiber
• 1 tutam yenibahar
• 2 yemek kaşığı zeytinyağı
• 5- diş dövülmüş sarımsak

      YAPILIŞI:     
      Derin bir kase içinde salçaları iyice birbirine yedirin. Sonra tüm malzemeleri ilave edip sıvı yağın yardımıyla karışıp özleşmesini sağlayın. Eğer çok katı olursa biraz  sıvı yağ ile suyu karıştırıp ilave edebilirsiniz. 

     Afiyet olsun..